14 Kasım 2014 Cuma

Keltler ve Turkije (Türkiye)


2000 yıllarında Keltler anavatanları  olan Orta Avrupa’dan göç etmişlerdir, Çoğu İspanya Galya ve Britanya adalarına yerleşmiş diye bilgi alınır nette araştırıldığında..

Aytunç Altındal’ın videosunu izlerken alabildiğim kadarı ile Keltler ile ilgili önemli olan kısımları not aldım, videoyu yazının sonuna ekledim, benim not aldığım dakikalar 15:00 ve 39:00 zaman aralığıdır ..


KELTLER VE TURKİJE ( TÜRKİYE)

Keltler Türkiye için en önemli Halk topluluğudur , Dünya’ca ünlü Truva savaşları Kelt’lerin savaşlarıydı,

Anadolu ismi konmadan önce Galatea denen bu  bölgede  yaşayan insanlar Keltti, burası Anadolu nun göbeğiydi, Batıda Uşak, Aydın,Eskişehir, Doğuda Sivas, Şarkışla civarı  Aşağıda Toroslar ve yukarıda  Tonya Merzifon Samsun civarı, bu bölge Galatea  idi yani Kelt’lerin gelip devlet kurdukları yer ..

İ.Ö 700 lü yıllarda,Truva savaşlarından çok sonra, Keltler, İyonya denilen bu bölgeye geliyorlar, o zaman adı Anadolu falan değil, İyonya olarak geçiyor..

Keltler Galler’ den yola çıkıp Yunanistan üzerinden İyonya topraklarına geliyorlar , geldiklerinde buraya bir isim veriyorlar “Turkije” (j - y diye okunur) 

Kelt’lerin geldikleri yer olan Galler deki en önemli şehirleri ve aynı zamanda başkent’lerinin adı, Turkije yani Türkiye idi,   Keltler Türkiye’den gelip, buraya Türkiye’yi kurmak istiyorlardı,  kendi Turkije’lerini

Yani Türkiye adı, Türkler’den önce bu topraklarda kullanıldı ..

Peki Bu bilgi nereden alındı, Kelt’ler pagan dinine inanıyorlardı, pagan rahipleri vardı , yani Druid’ler, kadın ve erkek Druid rahipleri ve bu rahiplerin tuttukları Anallar yani Zabıtlar vardı, bu bilgiler o zabıtlardan alınmıştır ve bu belgeler halen vardır...

Not:   İngiltere kraliçesi baş Druid’dir kral ve kraliçelerin , en üst ünvanı Baş Druid rahibi ve rahibesidir


Druid’lerin Sembolü vardır, adına Golden Bough denir, yani Altındal, Aytunç hocanın soyadı buradan gelmektedir, Golden Bought yani altındal’ın günümüzdeki adı Ökseotu’dur .

Ökseotu Druid’lerin büyülerini törenlerini yaparken kullandıkları daldır


KELT’LERİN ALTIN SİKKESİ VE ÜZERİNDEKİ  LA İLAHE İLLALLAH YAZISI



7. Yüzyılda, islamiyetin hemen sonrasında, o dönemde İngiltere’nin en zengin kralı olan King Offa , Altın bir Sikke basıyor, bu altın sikkenin üstünde La İlahe İllallah yazıyor, parayı 180 derece çevrildiğinde Muhammeden Resullullah yazısı görünüyor .Bu ingiltere’deki ilk Müslüman etkisidir. Kral Müslümanlardan Tevratta bahsedildiği gibi Tanrılar olmadığını tek bir Tanrı olduğunun bilgisini öğreniyor

YERE BATAN SARNICI VE DRUİD’LER İÇİN ÖNEMİ DRUİD TÖRENLERİ

Pagan İnancı



Pagan Nedir? 

Eski zamanlarda, latince “paganus” kelimesinden gelen ve resmi roma devlet dininin dışındaki diğer politeist inançları tanımlamak için kullanılan aşağılayıcı bir terimdi. paganus “köylü, kaba” gibi anlamlara gelir. o zamanlar kullanılan daha sonra hristiyanların benimsediği heathen da kırlık alanlarda yaşayan anlamına gelir. 


Eski zamanlarda şehir hayatını benimsemeyip, kırlarda yaşayan, mevsimlerin döngüsünü kutlayan ve atalarının inançlarını yaşamaya devam eden insanlar için kullanılıyordu. daha sonraları hristiyanlar "pagan" ve "heathen" kelimelerini kafir anlamında, kendilerinden olmayan herkesi hatta müslümanları ve musevileri bile aşağılamak için kullanmışlardır. haçlı seferlerinde, istanbul’un yağmalanmasında hristiyanlar hep kendilerine karşı pagan düşmanlar olduğuna inanmışlardır.


 Günümüzde tek tanrılı ve kitaplı dinlere değil, doğa kökenli çok tanrılı dinlere inanan insanlar bu terimi gururla sahiplenirler. türkçe sözlüklerde karşılığının "putperest" olmasının bu terimi açıklamaya yetmeyeceği aşikardır.


Pagan inançları kabul etmiş kişiye denir, dolayısıyla "pagan" kelimesi hem Sıfat hem isim olarak kullanılır. yeterli bilgi olmadan yapılan yorumların tersine dinsizlik, ateizm ya da satanizm ile ilgisi yoktur, olmamıştır. yüzyıllardır süren hristiyan propagandalarının tersine, paganların cennet ve cehennem inançları olmadığı gibi, şeytan inançları da yoktur ve inanmadıklarına tapmaları da söz konusu olamaz.

 Paganların ruhban sınıfı yoktur, örgütlü bir din yapısı da yoktur bunun yerine çeşitli pagan inançlar vardır ve tanrı ve tanrıçaya ulaşmanın yolunun bir değil çeşitli olduğunu düşünürler. doğanın efendisi değil onun bir parçası olduğuna inanır ve tüm ruhani çabalar ile (meditasyon, dua, tapınma, ibadet, büyü, sihir, ritüel vs.) yaşadığımız dünya ve paganizmin temeli olan öte dünya ve tanrıça ile bütünleştiklerini düşünürler.


 Popüler kültürün coşmasıyla bir tüketim nesnesi gibi öne çıkmasına rağmen paganlar, inançlarının temeline inmeyi ve paylaşmayı tercih ediyorlar, inançlarında propaganda yapmak yoktur, zaten buna ihtiyaçları da yoktur çünkü mevsimlerin ve yaşamın sonsuz döngüsüne inanan paganlar kendi iç huzurlarına ulaşma çabasıyla yeterince meşguldur.


 Paganlar gizli örgütler ya da komplo teorilerini reddederler, bunun yerine ortak bilince ve paylaşıma inanırlar, mesih yoktur, gelip herkesi kurtaracak hızır da yoktur onlara göre, bu dünyanın ölümden sonrası için sınav olduğunu öne süren tek tanrılı dinlere karşı paganlar ölümden sonra yaşamaya ve tekrar doğmaya devam eden ruh ile herşeyin birbirini tamamladığı döngüsel bir inançlar sisteminde yer alırlar. paganların inancının temeli gaia, kutsal kitapları doğadır.





ESKİ ÇAĞLARDA PENTAGRAM'IN ANLAMI



 En eski pentagramlar taş devri mağaralarına kazınmış pürüzlü ve eğrili diyagramlardı.. Yıldız şeklinin bazı spiritüel anlamları olduğuna varılırken, erken çağ insanlarında bu beş köşeli sembol sadece bir bilinmez ve gizdi.

 Takip eden uygarlıklarda önemli anlamlar edindi kendine. Genellikle astronomik ve dinsel anlamlardı bunlar. Sümer yazıtlarında yön tayini için ve görünür beş gezegen için tanımlandı. Daha sonra Venüs’ün ve Tanrıçanın sembolü oldu.

 Antik yunanlı matematikçi ve filozof Pisagor’a göre 5 insanın rakamıydı. Antik Yunan’da vücut ve ruh 5 katlı bölümden oluşuyordu. Pisagor’a göre, pentagramın 5 köşesi insanı oluşturan 5 elementi işaret ediyordu. Ateş, su, hava, toprak ve esir yada eter denilen plazma enerjisi. Pisagorcular pentagramın sağlık tanrıçası Hygeia (hijyen kelimesi buradan gelir) tarafından kutsandığına inanırlardı. (bu kelime antik yunanca su, toprak, ruh, ateş ve hava kelimelerinin baş harflerinden oluşuyordu.)



 DA VİNCİ KİTABINDAN PENTAGRAM  İLE İLGİLİ KISIM



13 Kasım 2014 Perşembe

Majestic Belgeleri ( MJ-12)


MAJESTIC 12 BELGESİ – 1

Sayfa 1/1

Bu belgede yer alan bilgiler ÇOK GİZLİ olarak sınıflandırılmıştır ve sadece bilgi kaynağı tarafından duyurulabilir. Yalnızca MJ12, Aquarius Projesi hakkındaki bilgilere ulaşma hakkına sahiptir. Onun dışında Ordu da dahil olmak üzere hiçbir hükümet biriminin bu brifingte yer alan bilgilere ulaşım hakkı bulunmamaktadır. Aquarius Projesi hakkındaki bilgilerin sadece iki kopyası bulunmaktadır ve projenin uygulandığı yer sadece MJ12 tarafından bilinmektedir. Bu belge brifingten sonra yok edilecektir.

Sayfa 1/9 (TS/ORCON) (PAROLA: DANS) Aquarius Projesi, ABD’nin tanımlanamayan uçan cisimler (UFO) ve tanımlanabilen dünya-dışı araçlar (IAC) hakkında yürüttüğü soruşturmanın başından itibaren toplanan 16 ciltlik belgelenmiş bilgiyi içermektedir. Proje birimi 1953 yılında, Başkan Eisenhower’ın emriyle, Ulusal Güvenlik Konseyi (NSC) ve Majestic 12 (MJ12)’nin denetimi altında kurulmuştur. 1966 yılında projenin ismi Gleem’den Aquarius’a çevirilmiştir. Projenin finansmanı CIA’in gizli fonlarından sağlanmıştır. Proje ilk başta GİZLİ olarak sınıflandırılmış, Aralık 1969’da Blue Book Projesi’ne son verilmesinin ardından da şu anki gizlilik sınıfına alınmıştır.


 Aquarius Projesi’nin amacı UFO/IAC gözlemleri ve uzaylı yaşam formlarıyla temas hakkında tüm bilimsel, teknolojik, tıbbi bilgiyi ve istihbarat bilgilerini

toplamaktı. Toplanan bu bilgiler ABD Uzay Programı’nı geliştirmek amacıyla kullanılmıştır.
Aşağıda sunulan brifing, ABD Hükümeti’nin hava olayları, ele geçirilen uzay araçları ve dünya-dışı yaşam formlarıyla temas konulu
araştırmasına ilişkin resmi bir kayıttır


MAJESTIC 12 BELGESİ – 2

Sayfa 2/9 Haziran 1947’de Washington eyaletindeki Cascade dağları üzerinde uçan sivil bir pilot havada daha sonra UFO olarak adlandırılacak olan 9 uçan disk gözlemledi. Dönemin Hava Kuvvetleri Teknik İstihbarat Merkezi Komutanı hemen konuyla ilgili bir soruşturma başlatılmasını emretti ve ABD’nin UFO araştırmaları resmen başladı. 1947 yılında dünya-dışı kaynaklı bir uçan araç New Mexico Çölü’ne düştü. Araç Ordu tarafından bulundu ve enkazda dört uzaylı bedeni ele geçirildi. Bu uzaylıların insanlara benzemeyen yaratıklar olduğu tespit edildi.


1949 yılının sonlarına doğru, bir başka uzaylı aracı daha ABD’ye düştü ve Ordu tarafından ele geçirildi. Aracın uzaylı mürettebatından biri kazadan kurtulmuştu. Kurtulan uzaylı erkekti ve kendisine dünya-dışı biyolojik varlık anlamına gelen EBE adını vermekteydi. Uzaylı, New Mexico’daki askeri istihbarat personeli tarafından titizlikle sorgulandı ve kullandığı dil resimli grafikler yoluyla tercüme edildi. 


12 Kasım 2014 Çarşamba

Rusya FSB Pop ikonu Michael Jackson 'a suikast yapıldığını bildiriyor


26 Haziran 2009 - Sorcha Faal

FSB kaynakları, Amerikan pop ikonu Michael Jackson’un ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatının suikasti ile öldürüldüğünü bildiriyor. Rus Ordusunun Kosmos 2450 uydusunun aktardığı verilerin incelenmesinden sonra, müzik yıldızının ölümünden hemen önce pop yıldızının evinin “tam koordinatları”na ABD’nin EMR silahları modelinde elektromanyetik titreşim gönderdiği bildiriliyor. ABD bunu eski Sovyetler Birliğinden ele geçirmişti.

Eski Sovyetler Birliği araştırmasına dayanan, bu tür suikastlerde kullanılan ABD Askeri – Sanayi Kompleksi tarafından mükemmelleştirilen teknoloji türüne dair, ‘İnsan Hakları Suistimaline Karşı Vatandaşlar’ın başkanı Cheryl Welsh’ın 2001’de yazdığı “Elektromanyetik Radyasyon (EMR) Silahları: Atom Bombası Kadar Güçlü” raporunda şunları okuyabiliriz:

“Yakın zamanda gizliliği kaldırılmış ABD Savunma İstihbarat Teşkilatı raporu şunları söylüyor; mikrodalgalar ile ilgili kapsamlı Sovyet araştırması insanın zihninin karışmasına, sinir rahatsızlıklarına, hatta kalp krizlerine neden olan yöntemlere yolu açabilir… Araştırmanın bir kopyası isteği üzerine Associated Press’e verildi. Pentagon ajansı, ulusal güvenlik zemininde gizli olduğunu söyleyerek araştırmanın bazı bölümlerini yayınlamayı reddetti.”

Daha da önemlisi, Bayan Welsh’in raporu 2001’de yayınlandığından bu yana, ABD, Aktif Yadsıma Sistemi (ADS) adını verdikleri bu sinsi teknolojiyi mükemmelleştirmeye devam ediyor. 2005’te New Scientist’in “ABD Ordusu yeni öldürücü – olmayan silahı arıyor: phaser’in prototipi mi?” başlıklı raporunda şunlar yazıyor:

“ABD Ordusu 2 kilometre uzaktan dayanılmaz ağrı nöbeti gönderen bir silahın geliştirilmesini finanse ediyor. Bu silahın isyancılara karşı kullanılması düşünülüyor, kurbanları zararsız bırakması amaçlanıyor. Ama ağrı araştırmacıları, ağrıyı kontrol etme amaçlı çalışmanın bir silah geliştirmek için kullanılmasına çok kızgınlar. Ve teknolojinin işkence için kullanılmasından korkuyorlar.”

Bu silahların “son” kullanılmasıyla ilgili, şunları okuyabiliriz:


19 Eylül 2014 Cuma

Pegasus Projesi Mars'a Işınlama ve Zaman Yolculuğu ile Gönderilen İnsanlar


21. Yüzyıl Şifreleri Programının 30. Bölümünden,sonlara doğru 6.32 dakikalık bölüm..


Farah Yurdözü, Pegasus Projesi -  Mars'a Işınlama ve Zaman Yolculuğu ile Gönderilen İnsanlar Hakkında Bilgi Veriyor



Youtube Linki


24 Ağustos 2014 Pazar

Farah Yurdözü ve Kursad Berkkan Sırlar Programı


Videolar ve Resimler yazının sonundadır, Videolardan Notlar.. 

Farah Hanım’ın Söyledikleri

Komutan Ashtar ‘ın uzaysal bir komutan olmadığını tam tersine negatif bir varlık, bir  ifrit, bir cin olduğunu söyledi,  ayrıca ifritler yani cinler arasında belirli bir hiyerarşinin olduğunu, Komutan, Teğmen, Padişah gibi  ast üst ilişkisi olduğunu belirtiyor, komutan derken Ashtar’a vurgu yapıyor, ayrıca videonun sonuna doğru Kürşad bey  alınan uzaysal mesajların tamamının cinler tarafından verildiğini belirtti ..

4. tür (The Fourth Kind)  filmi ile ilgili şunları söyledi; Kaçırılma konusunda en doğru bilgileri veren bir filmdir, film insanlara özellikle bilgi vermek amaçlı yapılmıştır dedi, ayrıca filmde sürekli bahsedilen baykuş figürü için şunları söyledi;  filmde  kaçırılan insanların sürekli olarak,  gece yatağımda uyurken  birden bire uyandım ,karşımda bana bakan kocaman gözleri olan bir baykuş gördüm dediklerini  hatırlatarak, bunun anlamının aslında  Subliminal bir mesaj olduğunu , negatif varlıkların kendilerini insanlara Baykuş yada Kurt şeklinde hayvan figürü gibi gösterdiklerini belirtti  

Dünya Dışı Varlıklar tarafından kaçırılanların çoğunluğunun neden ABD ‘de olduğu sorusuna cevap olarak önemli bir şey söyledi ; Özellikle belirli bir DNA grubuna dahil olan insanların kaçırıldığını kaçırılan insanların özellikle seçildiğini  bunların  Kızılderili ve  Kelt genine  sahip olduklarını  belirtti , ve ABD nin teknoloji karşılığında insanlarını araştırma için verdiklerine dair anlaşmalar olduğunu belirtti..

Sirius gezegeni hakkında şunları söyledi ; Sirius gezegenini Dünya’nın tamamında spiritüel açıdan  bir koruyucu mekanizmadır, bugün Dünya ruhsal açıdan doğrudan doğruya Sirius sistemine  bağlıdır . Sirius doğrudan doğruya Mısır Tanrıça’sı İsis ile bağlantılıdır ve Işid’in batı dillerindeki  adı İsis’tir  


Kürşad Bey’in Söyledikleri, Bahsi Geçen Asıl ve Sahte olan Işid Bayrakları, Video Linkleri 

20 Haziran 2014 Cuma

31 Mayıs 2014 Cumartesi

Draco'lar Ve Reptilianlar


Farah Yurdözü'nün Bilyay Vakfı'nda vermiş olduğu  Draco'lar Ve  Reptilianlar ile ilgili konferansa ait 2 adet video oldukça kafa karıştırıcı bilgiler bulunmakta ?


Videoları izleyince insanın aklı karışıyor ister istemez

Anlatılanların bir çoğunun gerçek olduğuna inanıyorum ama videoda bize empoze edilen ve bilinç altımıza işlenmek istenen mesaj konusunda emin değilim, insanın aklına ister istemez bazı sorular geliyor..

Öyle görünüyor ki tüm dünya reptilian'ların saldırısı altında ulaşamadıkları yer kalmamış, peki ama özgür irade nerede , istedikleri kişileri anne karnında seçme şansları olduğu belirtiliyor , bunlar enkarne olmadan önce onlara yardım etmeyi seçmiş varlıklar mı , yoksa kafalarına göre mi seçiyorlar..

 Bu arada Karantina nerede, maşallah karantinayı delen geçmiş, adım başı pozitif mesaj gönderen varlıklar bu hikayenin neresinde, sonunda ise Paganların tamamen reptilianlara taptıkları söylendi

Sürekli  reptilianların kandaki enerjiden yararlandıklarından bahsedildi ,kan’ın onların için öneminden dem vuruldu,  kurban edilen insanları ve hayvanları , düşününce aklıma müslümanların kurban bayramı geldi , toplu kesilen hayvanlar ve birden açığa çıkan kandaki devasa enerjiyi düşünürsek , kurban bayramının kökenininde reptilianlara mı dayandıralım şimdi ?



Farah Yurdözü'nün görüntüsünün olduğu video 1. video 

REPTİLİAN'LAR VE DRACOLAR VİDEOLAR




3 Mayıs 2014 Cumartesi

Cengiz Han - Adolf Hitler – Rasputin Adıyla Bilinen Negatif Varlıklar Ve Haçlılar



RA İLE SORU CEVAP



SORU: Bizim devremiz bitip de mezuniyet gerçekleştiğinde, bizim üçüncü yoğunluk derecemizden her hangi bir varlığın kendine hizmet anlayışında ya da negatif tipte bir dördüncü boyut yoğunluk gezegenine gitmesi mümkün müdür?

RA: şimdi sorunuzun özünü anladık bu hasatta az sayıda olsa bu türde hasat olacaktır bu doğrudur
Soru: Adolf adıyla tanınan varlık  şu anda sizin kürenizin güç alanı içinde bulunan orta yükseklikteki astral katlardan birinde şifa sürecinde bulunmaktadır bu varlık büyük bir karmaşa içindeydi fiziksel bedenin yok olmasıyla ilişkili olarak titreşim düzeyinde meydana gelen değişikliğin farkında olmakla beraber yine de çok imtihana ihtiyacı vardı

SORU: tarihimizdeki tanınmış kişiler içinde kendine hizmetin dördüncü yoğunluğuna ya da negatif tipte bir gezegene giden ya da gidecek olan varmıdır

RA: bu şekilde hasat edilen varlıkların sayısı azdır ama bunlardan az bir kısmı sekizinci düzeye erişebilmiştir sekizinci düzeyde ancak altıncı ve yedinciden geçilerek  ulaşılabilir sekizinci yada sonsuz zeka düzeyine ulaşabilmek bir varlığın eğer isterse devre esnasında herhangi bir zaman ve yerde hasat edilebilmesine olanak verir

SORU: bu varlıklar arasında gezegenimiz tarihi boyunca tanınan isimleri bilinen varlıklar da var mı ?

RA : bir kaç isim verebiliriz bir tanesi taras bulba  bir diğeri cengiz han biri de rasputin adıyla bilinmektedir

SORU : bunu nasıl başardılar, bunu elde etmek için ne yaptılar

RA:  bu varlıkların üçüde sonsuz zekanın girişine ulaşmak için insanın çeşitli merkezlerinin enerji akımının kullanılmasıyla ilgili Atlantisliler’e ait idrake bellekleri yoluyla ermişlerdi

SORU: bu yolla onlar bizim sihir ( büyü) adını verdiğimiz şeyi mi yapıyorlardı onlar enkarne iken paranormal şeyler yapabiliyorlar mıydı

RA: evet adı geçen ilk iki varlık  yeteneğinin pek azını bilinçli olarak kullanırdı bütün güçleriyle tek bir konuya eğilmişlerdi kendine hizmet Bu giriş kapısına ulaşabilmek için kişisel çabalarını sonuna kadar zorlamışlardı üçüncü varlık ise bilinçli bir usta idi  ve o da kendine hizmet için hiçbir çabadan kaçınmazdı

SORU: Bu üç varlık şimdi nerede bulunuyor ?

RA: Bu varlıklar şimdi dördüncü boyutta bulunuyorlar bundan dolayı uzay/zaman  sürekliliği sizinkiyle tutmaz  her birinin uzay/zaman yeri (koordinatları) yaklaşık olarak saptansa bile bir anlam ifade etmez. Bunların her biri Bir’in Yasası’nın idrakinin kendine hizmet yoluyla arayışına tahsis edilmiş bir dördüncü yoğunluk gezegenini seçti  bir tanesi sizin Orion grubu diye bildiğiniz grupta biri sizin Cassiopea grubu     ( Koltuk Takımyıldızı) diye bildiğiniz grupta biride güney ıstavrozu grubunda bu yer saptamaları  tatmin edici değil ama bu idraki size iletebilmek için gerekli olan geometrik hesapları ifade edecek sözcük hazinesine sahip değiliz

SORU: Orion grubuna giden kimdi

RA: Cengiz han adıyla tanınan

SORU: orada şu anda ne yapıyor görevi yada işi nedir

RA: bu varlık yaratan’a kendi yoluyla hizmet ediyor

SORU: bu hizmeti nasıl yaptığını bize tam olarak anlatmak mümkün mü ?

RA: bu soruya yanıt vermemiz mümkün ancak elimize geçen her fırsatta bütün varlıkların yaratan’a hizmet ettikleri anlayışını vurguluyoruz


                                            HAÇLILAR


Cengiz Han diye bilinen varlık 



Nikola Tesla Bilgileri Hangi Varlıklardan Alıyordu


RA BİLGİLERİ SORU CEVAP


SORU: NikolaTesla'nın bilgilerini nereden aldığını soracağım.

RA :Nikola adıyla bilinen varlık bilgilerini Konfederasyon kaynaklarından alıyordu. Bu kaynaklar,bu son derece pozitif eğilimli,sizin deyiminizle melek gibi varlığın,diğer varlıkların yaşamlarını iyileştirecek şeyler yapması için ona yardım ettiler.Ama ne yazık ki,birçok Gezgin gibi,üçüncü Yoğunluk derecesinin titreşimsel sapmaları bu varlığın da diğer hemcinslerini algılayışını son derece saptırmış ve bozmuştu. Onun için görevi tam  anlamıyla yerine getiremedi ve Bunun sonucunda da amaçlarından saptı.

SORU: Tesla'nın çalışması, yeryüzündeki insanlara nasıl yararlı olacaktı. Amacı neydi?

RA: Nikola adlı varlığın en çok istediği şey, gezegendeki Bütün varlıkları karanlıktan kurtarmaktı.Bunun içinde,gezegen küresinin sonsuz enerjisini,aydınlanma ve güç sağlamada kullanılması için gezegene vermeye çalıştı.

SORU:Gezegendeki varlıkları karanlıktan kurtarmakla tam Olarak neyi kastediyorsunuz?

RA: Bu yanıtın büyük bir kısmı teybin bozulmuş olmasından dolayı kaydedilemedi ama yanıtın anlamı aşağıdaki gibidir. Biz insanları karanlıktan kurtarm
ayı sözcük anlamında söyledik.

SORU:Bu karanlıktan kurtarma,Bir'inYasası'nın bir uygulamasımıdır, yoksa gerçek bir ürünümü içermektedir?

RA:Böyle bir kurtarma sonucunda iki çeşit deneyim ortaya çıkacaktı.
Birincisi, insanlar artık enerji için para ödemek zorunda kalmayacaklardı.
İkincisi ise enerjinin bu şekilde sağlanmasının ortaya çıkaracağı boş zaman, Bir'in Yasası'na ulaşmanın birinci basamağı olan kendini araştırmaya başlayabilmesi için gerekli olan özgürlüğü sağlayabilecek,bu olasılığı artıracaktı. Sizin deyiminizle, gün doğuşundan gün batışına kadar
Bedensel olarak çalışan kişilerin pek azı Bir'inYasası'nı bilinçli bir şekilde düşünebilir.

SORU:Genel olarak Sanayi Devrimi için nediyeceksiniz?
Bu her hangi bir biçimde plânlanmışmıydı?


RA:Evet.Gezginler,bir kaç dalga halinde bedenlendiler. Amaçları insanları yavaş yavaş gündelik yaşamın taleplerinden ve boş vakit bulma özgürlüğüne sahip olmama durumundan kurtarmaktı


RA BİLGİLERİ : DON ELKINS

14 Ocak 2014 Salı

İran: ABD'yi uzaylılar yönetiyor


İran’ın yarı resmi Fars haber ajansı, pazar günü yayımladığı haberde, ‘ ABD ’nin 1945’ten bu yana gölge bir hükümet tarafından yönetildiğini’ iddia etti. İşin daha da ilginci haberde bu gölge hükümette ‘uzaylıların yer aldığının’ öne sürülmesiydi. Habere före, merkezi Nevada’da olduğu iddia edilen bu ‘gölge hükümet’ daha önceden de Naziler tarafından yönetiliyordu. İddialara kanıt olarak 2. Dünya Savaşı’nın sonuna doğru Adolf Hitler liderliğindeki Nazi Almanyası’nın yüzlerce denizaltı inşa etmesiydi. Habere göre, uzaylıların teknoloji konusunda yardım etmesi sonucunda Naziler bu başarıyı sağlamıştı.

Haberde, ABD Ulusal Güvenlik Dairesi’nin (NSA) tartışmalı programlarının da ‘uzaylılar için dünyadaki varlıklarını gizlemeye ve küresel hakimiyet kurma amaçlı gizli gündemlerini uygulamaya hizmet eden bir araç olduğu’ öne sürüldü.
ESKİ BAKAN DOĞRULADI

Haber aslında eski NSA analisti Edward Snowden’ın sızdırdığı belgelere dayandırıldı. Snowden'ın konuyla ilgili bazı bilgileri Rus Federal Güvenlik Servisi’ne (FSB) sızdırdığını ve teşkilatın da detaylı bir rapor hazırladığını iddia eden